Bir fikrin doğuşundan ürün haline gelme aşamasına kadar gidilen bu zorlu yolda, girişimcilerin tüm süreçlerini, girişimcilik tecrübesi olan biri olarak çok iyi anlıyor ve empati kurabiliyorum.
Elbette bir yazıyla tanımlayamayız ama düşünün, bir fikir, keşif hayatınızın akışını şekillendiriyor. Maddi ve manevi tüm duygularınızın odağı oluyor. Akıp giden hayatımızın zamanımızın büyük bir kısmını alıyor.
Peki neden? Neden bu kadar istekliyiz girişimci olmak için? Bu tutkunun kaynağı nedir? Soruları, akıllara geliyor.
İNSANİ KEŞİF SÜRECİ
Deneyimlerime göre kısaca tanımlamak isterim.
İnsanı keşif düşüncesine kapılan bir kişi, o alanda mutlaka büyük bir sıkıntı yaşamış ya da bir çözümün eksikliğini hissetmiştir.
O iyi bir gözlemci olarak ihtiyaçları analiz edebilmiş veya tam olarak sınırsız bir hayal gücüyle bezenmiştir. Ama insanın hayali hayatı değil midir zaten. Bir hayali kurmakla başlamadı mı tüm devrimsel akımlar, teknolojik adımlar. Albert Einstein’ ın “mantık sizi A noktasından B noktasına götürür. Hayal gücü ise her yere.” düşüncesi doğru değil midir?
Peki, tüm enerjimizi verdiğimiz bu meşakkatli yolda, hayal gücümüzü var olan bilginin üzerine kurgulamıyor muyuz? Var olanın ötesine geçme dürtüsüyle hareket etmiyor muyuz?
Bir girişimci olarak var olan bilginin iyi analiz edilmesi sentezlenmesi çok önemlidir. Bu kısımda işimizi kolaylaştıracak her bilgi önemlidir. Akademik yayınlar ve dünyanın teknolojik akışının tarihçesi dediğim patent yayınlarından haberdar mıyız?
Ücretsiz olarak ulaşabileceğimiz bu yayınlardan var olan teknolojiyi iyi sentezleyebilirsek var olanı keşfetmek için boşa zaman ve enerji kaybetmeyeceğimiz ve ilham alacağımız aşikar.
Hatta iyi bir analizle ülkelerin hangi alanda daha çok teknolojik çalışma yaptığını, yani geleceğini nasıl şekillendirdiğini görebiliriz.
AR-GE çalışmaları ile bu keşif sürecinde hayatını şekillendiren tüm girişimcilerin süreçlerini kolaylaştıracak birçok argümana ihtiyacı olacaktır. Bu argümanlara Espacenet, WIPO Patentscope, Google Patents gibi sitelerden ücretsiz şekilde ulaşabilir ve araştırmalarımızda kullanabiliriz.
Tescillenmesi gerektiğini düşündüğümüz fikrimizle ilgili Ulusal başvuruların dışında, Uluslararası alanda kolaylık sağlayacak sistemleri kullanmamız mümkün. Bugün PCT yani Patent Cooperation Treaty – Patent İş birliği anlaşması kapsamında yapılacak tescil başvuruları ile 156 ülkede korunma sağlanması mümkün.
Dünya Fikri Mülkiyet Organizasyonu (WİPO) tarafından yayınlanan 2021 PCT başvuruları verilerine göre;
69.540 adet başvuru ile Çin birinciliği, 59.570 adet başvuru ile ABD ikinciliği, 50.260 adet başvuru ile Japonya üçüncülüğü almıştır.
Sıralama, Kore, Almanya, Fransa, İngiltere, İsviçre, İsveç, Hollanda, şeklinde devam ediyor. Ülkemiz ise Uluslararası PCT başvurularında 17. sırada yer alıyor. Sıralamaya baktığımızda dünya ticaretinin sahiplerinin patent listelerinde de ilk sıralarda olduğunu görebiliyoruz.
Ülkemiz özellikle Sınai Mülkiyet Kanununun yayınlanması ile 2017’den itibaren Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları konusunda ciddi bir ilerleme kaydetti. Patent konusu her platform da konuşulur hale gelirken birçok ülkede olmayan devlet desteklerimiz ile tüm girişimcilerimiz desteklenir hale geldi.
Ülkemizin parlak zihinlerinin verimli çıktılarının korunduğu sistemlerden faydalanması, tüm emeklerin tescillenmesi ve tekeline alınması, teknolojideki ilerlemede otorite olmak adına ilk adım olarak düşünülmelidir.
Şimdi elindeki ürünümüzü yavaşça yere bırakalım ve hemen bir uzmanla neler yapabileceğine dair görüşme planlayalım. Ya da hayalindeki fikrin şekillenmesi için neler yapılabileceğini konuşalım.
Bugün Dünya Fikri Mülkiyet günü ile tüm hayal ürünlerinin, tescillendiği, dünyada tek olduğunun ispatlandığı, emeğin garantisinin alındığı sistemi kutluyoruz.
Tüm firma ve girişimcilerimize saygılarımla…
Nurcan ALTAY
Teknopark İstanbul
FSMH Geliştirme Baş Uzmanı